Her şey göründüğünün tersidir. Hiçbir şey göründüğünün tersi değildir

 

 Geçenlerde birisi ile konuşurken
yaşadığı bir durumdan bahsetti. Yapmış olduğu bir davranış nedeniyle içinde bir
şeylerin tetiklendiği ve dengesinin bozulduğundan bahsetti. 

Annesi ile birlikte
yaşıyordu. Kötü bir evlilik geçirmişti. Oldukça yüklü bir borçla evliliğini bitirmişti.
Bu nedenle de parasal konular için annesinin hesaplarını kullanıyordu. Onu
orada tetikleyen şey annesinin zor gün parasını kullandığını düşünerek ona
karşı yanlış yaptığını düşünerek kendini suçlu hissetmesiydi. Suçluluk duygusu
ile baş edebilmek için uzun bir süre “ben suçlu değilim“ diyerek kendine telkin
vermişti. Kendini savunarak konuyla baş etmeye çalışmıştı.


Ona şunu sordum; Savunma
yapmasaydın ne olurdu?

Bir insan olan bir şeyle
ilgili neden savunma yapma ihtiyacı hisseder?

Çünkü olan şeyde kendisinin
bir hatası veya bir yanlışı olduğunu düşünür ve o hataya veya yanlışa neden
olan davranışını haklı çıkarmak için neden yaptığı açıklamak zorunda hisseder.

Geçenler de bir olay yaşadım.
 İş yerinde bir kişinin arkamdan iş
çevirdiğini öğrendim ve onu arayarak “aynı davranışı benim kendisine yaptığımda
ne hissedeceğini?” sordum.  Kişi birden
bozuldu ve yaptığı davranışı haklı çıkarmak için konuyu saptırdı. “Ben sizi birçok
yerde savunup koruyorum. Birileri sizin hakkınızda bir şeyler söylüyor. Ben
sizi savunuyorum. Siz bana böyle davranıyorsunuz.” dedi.

Bunları duyunca şaşırdım. “Bir
dakika, ben sana beni savunma görevi verdiğimi hatırlamıyorum. İkincisi benim savunulacak
bir şeyim yok ki kime veya neye karşı beni savunduğunu anlayamadım.“ dedim. Oda,
Onları siz tahmin ediyorsunuz, isim vermek istemiyorum.” dedi. Ben de “ Hayır
bilmiyorum. Çünkü işimle ilgili uzun süredir kimseyle çatışma yaşamadım.
Birileri benimle veya işimle ilgili konuşuyorsa bu benimle ilgili bir konu
değildir. Bu onu gündeme getiren kişiyle ilgili bir konudur. O nedenle benim
kimseye bir açıklama yapma ya da savunma ihtiyacım yok. ” dedim.

Kendinizden ve yaptığınızdan
emin olduğunuz durumlarda savunma yapma ihtiyacı hissetmezsiniz. Kendinizi sadece
ifade eder yolunuza devam edersiniz.

Savunmaya ihtiyaç
hissettiren şey şüphedir. Yaptığınızdan emin olmamaktır. Yaptığınızın veya
olduğunuzun yanlış olduğunu düşünmektir.

Bu durumda ilk akla gelen çözüm
genellikle o etiketi ret etmek ve o etiketin karşıtını kendimize etiketlemeye
çalışmak olur. Örnek olarak “suçlu” olduğumuzu düşünüyorsak bu etiketten kurtulmak
için “ben suçlu değilim” etiketine sahip olmaya gideriz. Ancak zihnimizi karşıt
etikete inandırmak kolay değildir. Zihnimizi buna inandırmak için çok fazla
enerjiye ihtiyaç duyarız. Bu aslında akıntıya kürek çekmek gibidir.

Bu durumu kolaylaştırmak
için kişiye şunu önerdim; kendine sadece “ben suçlu değilim.” Telkini vermek yerine
hem “ben suçluyum” hem de “ben suçlu değilim” telkinlerini sırayla ver.

Sonrada şu soruyu sordum; “İkisini
de olmayı kabul ettiğinde ne olur?

Kabul ettiğin bir şeyi savunma
ihtiyacın kalır mı?”

Bunu bir süre yaptığımızda
üzerimizdeki o şeyle etiketlenme baskı yükü ortadan kalkacaktır. İki şeyi de
kabul ettiğinde savunma ihtiyacı kalmayacaktır. 



Bunu yaptıktan sonra yapılması
gereken ikinci şey kendimizi neden suçlu hissettiğimizin referanslarını
sorgulamaktır. Çoğunlukla bu terimler çok geneldir. Terimi gerçek olmayan bir
şeyle bağlantıladığımız veya yanlış şeyi referans aldığımız için bize doğru
geliyordur. Oradaki bağlantılama ve tanımlamaya objektif olarak baktığımızda ve
mantıklı bir şekilde yeniden çerçevelediğimizde o şeyin bizi etkilemesinden
kolaylıkla kurtulabiliriz.

Bununla birlikte Access’in bu
durumlar için önerdiği “Her şey göründüğünün tersidir. Hiçbir şey göründüğünün
tersi değildir.” mantrasıda oldukça yardımcı olacaktır.

Çatışma yaşadığınızda her
durumda bunu bol bol tekrarladığınızda enerjinin çok hızlı bir şekilde
değiştiğini göreceksiniz.

Bundan daha iyi nasıl olur?

Daha başka neler mümkün?

Neşeli keyifli mucize dolu
bir gün diliyorum.

Ben ışığım ve ışığımın parlamasına izin veriyorum.

Halis Şahiner

 

************************************************


 Daha fazla yaratım aracı ve bilgi için kitaplarımı satın alarak hayatınıza  katkıda bulunmak ister misiniz?

Kontrol Sende – Çekim Yasası ve Bilinçaltı Dönüşüm Rehberi Kitabı – 2019 – 2 nci Baskı


 KONTROL SENDE
İzin Ver GELSİN, İzin Ver OLSUN
Çekim yasası ve Bilinçaltı Kayıt Dönüşüm Rehberi

Düzenlemiş İkinci Baskı

************************************************

Bilinçli Yaratma Sanatı Kitabı

Daha İyi Bir yaşam için

BİLİNÇLİ YARATMA SANATI


******************************

Kitapları Temin İçin : cekimyasasi@hotmail.com

Tel/Whatsapp : 0 553 06 00 464

www.halissahiner.com

 

 

Similar Posts

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir