Sıkışmış Durumdan Çıkmak

 

Nilofer : İşte dinleyicilerimden birinden gelen bir soru. Katkınız için
teşekkür ederim, bedenim aniden şişiyor ve birkaç saat sonra aniden normale
dönüyor. Genellikle bir arkadaşımla kavga ettiğimde oluyor, peki bu nedir,
bununla ne yapacağım ve nasıl değiştirebilirim?

Michelle :
Harika. Bedeninizin ne kadar harika olduğunu, böyle bir anda değişebileceğini
kabul etmeye istekli misiniz? Peki ya bunu kendi zararınıza değil,
avantajınıza kullanmaya başlarsanız? Bedeninizin balon gibi şişmesiyle
birlikte sormanızı tavsiye edeceğim iki önemli soru var.

Birincisi
“bu
kime ait?” Bu, Access Consciousness’ın en temel araçlarından biridir ve
Gary Douglas (Access Consciousness’ın kurucusu) bize düşüncelerimizin,
duygularımızın ve hislerimizin %99’unun aslında bize ait olmadığını söyler.
Onlar sadece insanlara değil, aynı zamanda yeryüzüne ve evrene de aittirler. Bu
aracı kullanma şeklimiz, ortaya çıkan şeyin enerjisini almak (bedeninizin
balonlaşması gibi) ve şunu sormaktır: Peki gerçek, bu bana mı, başka birine mi,
yoksa başka bir şeye mi ait? Hangisi size en hafif ve en geniş geliyorsa,
siz ve bedeniniz için doğru olan odur.

Yani
eğer bu size aitse, harika, o zaman şu dört soruyu sormak bir sonraki adımınız
olacaktır. “Bu nedir?, Bununla ne yapabilirim?, Değiştirebilir miyim?” ve
eğer öyleyse, “Bunu nasıl değiştirebilirim?” Bu sorular, bunu yaratırken sahip
olduğunuz hedefin ne olduğu ve eğer değiştirilebiliyorsa onu değiştirmek için
neyin gerekli olduğu konusundaki farkındalığın kilidini açmak için harikadır.
Bu yalnızca sizinse işe yarar!

Eğer
başkasına aitse bedeninize sorabilirsiniz. “Bedenim,
bu farkındalık için teşekkür ederim, artık gönderene iade edebilir miyiz lütfen?”
Bedeniniz sizin farkındalık biriminizdir. Görevi size farkındalık
kazandırmaktır, eğer size acı veya diğer fiziksel semptomlarla gösteriyorsa,
diğer insanlarda neler olup bittiğini gösteriyorsa, bu yanlış mı? Yoksa işini
mi yapıyor? “İyi iş! Teşekkür ederim beden!
Şimdi başka ne mümkün?”

Ve
eğer cevap yeryüzü ise, yaklaşık 1,2,3’lük bir katkı yaparak, yeryüzünün
ihtiyaç duyduğu tüm enerjiyi, bedeninizde bu semptomu yaratan enerjiyi
dağıtmanın harika bir yoludur.

Nilofer :
Yeryüzü ile ilgili şu kısmı tekrar ele alabilir miyiz, 1,2,3 nedir, nasıl
yapılır, sonra belki birlikte yapabiliriz.

Michelle:
Bu harika bir fikir gibi görünüyor. Yani dünyanın özelliği şu ki biz psişik
küçük sünger boblarız. Hepimiz bilinç yoluyla birbirimize bağlı olduğumuza ve
hepimiz evrenin birliğinin parçası olduğumuza göre, aslında dünya için neler
olup bittiğinin ve dünyanın neye ihtiyaç duyduğunun farkındayız. Bu ralitede
bize bunun öğretilmediğini biliyorum ve bunu söylediğimde, bu hafif ve kapsayıcı
mı? Eğer öyleyse bu sizin için doğrudur!

Yani
genellikle yeryüzü için neler olduğunun farkına varırız ama bunun yeryüzüyle
ilgili olduğunu kabul etmeyiz. “Bu kime ait?” sorusunu sorarak
onun başka bir şey olduğunun ve %99 oranında başka bir şeyin yeryüzünün
enerjiye veya katkıya ihtiyacı olduğunun farkına varırız. Yani devasa bir katkı
sağlamak için, yeryüzüne katkıda bulunabilecek tüm enerjiyi çekiyoruz, bu
enerjiyi bir araya topluyoruz ve onu 3’te yeryüzüne hediye ediyoruz. Kafanızın
içine girip ne gerektirdiğini bulmaya çalışmayın ya da neden, tam anlamıyla
enerjiyi bir araya toplamak ve onu 1-2-3’te hediye etmektir.

O
halde sadece yeryüzüne dokunun ve katkıda bulunabilmeniz için onun ihtiyaç duyduğu
enerjiyi algılayın. Onu algılamanıza, bilmenize, olmanıza ve almanıza izin
vermeyen her şeyi şimdi yok edip yaratımını iptal eder misiniz? POD
and POC,

Şimdi
tüm bu enerjiyi, bedeninizde enerjiyi sıkıştırdığınız tüm yerleri toplayın
çünkü onunla ne yapacağınızı bilmiyordunuz ve üçte onu dünyaya hediye edeceğiz.

1
– 2 – 3

Harika
ve tekrar yapalım

1
– 2 – 3

Nilofer :
Vay be!

Michelle :
Yapmanın gerçekten harika olduğunu düşündüğüm şeylerden biri, eğer gününüz
gerçekten riskli geçiyorsa ve hiçbir şey yolunda gitmiyor gibi görünüyorsa,
dışarı çıkın ve dünyaya katkıda bulunmak için on adet 1 – 2 – 3 hareketi yapın.
Ayrıca Dr Dain Heer geleceği değiştirmeye katkıda bulunmak için 1-2-3-4’ler
yapmaktan bahsediyor. Öyleyse geleceğe dokunun ve gelecekte daha fazla kolaylık
ve mutluluk yaratılmasına katkıda bulunalım, şimdi bunu 4’te hediye edebilir
miyiz?

1-2-3-4

Yani
eğer gününüz gerçekten berbat geçiyorsa …

Nilofer :
Sende o yok değil mi? (güler)

Michelle :
Hayır, hayır, asla, hayatım mükemmel. (güler)

Yani,
eğer sadece ‘ahhh’ dediğiniz bir gün
geçiriyorsanız, dışarı çıkın, 10 x 1-2-3 ve 10 x 1-2-3-4 yapın ve hala mutlu
değilseniz, tekrar yapın ve yapmaya devam edin. Sıkışmış enerji içinde
oturduğumuzda, 1-2-3’leri ve 1-2-3-4’leri yapmaya başladığımızda işler değişir
ve artık kendimizi gömdüğümüz o sefil delikte sıkışıp kalmazız. Böylece şimdi
ve gelecekte yaşamlarımızda daha fazla mutluluk yaratabiliriz.

Nilofer :
Ve harika olan şey, sabah uyanıp bunu her gün yapabiliyor olman!

Michelle :
Hayır, yapma bunu! Bunu yapma, çok daha mutlu bir insan olursun, bedenin daha
neşeli olur, daha az acı ve ıstırap çekersin ve mutlu olduğun için insanlar
seni etrafta istemez. Mutlu olmak çok kötü!

The Magic Of  Being 

Nilofer SOFDAR

(The Magic Of Being  Kitabını pdf olarak edinmek isterseniz 0 553 06 00 454 numaralı telefona WhatsApp üzerinden mesaj atabilirsiniz)

*****

 

Halis ŞAHİNER

 

Daha fazla bilgi ve yaratım araçları için online atölye

çalışmalarıma katılabilir veya kitaplarımı satın alabilirsiniz.

 

İletişim: 0 553 06 00 464